Yıllar önce lise öğrencisi iken herkesin anne ve babası gibi benimde annem baş başa oturduğumuzda bana hayata dair nasihatler ederdi.

Her ne kadar okuma yazması olmasa da, hayatında okul yüzü görmemiş olsa da gerçek hayatı yaşadığı için, yaşadıkları hayattan çıkardığı derslerden bana daima nasihatler ederdi.

DERDİKİ;

Bak oğlum: Okulun bitecek hayata atılacaksın, bu hayat zamanında sakın haa sakın utanacak bir şey yapma.

Hayatın boyunca daima lafta sözde alacaklı ol ki başın hep dik ola.

Söyleyeceğin laflara, sözlere çok dikkat et. Boğaz kırk boğumdur ağzından çıkacak her laf her söz sonra sana dönmesin, ve bin kere düşün ama bir kere konuş diye nasihatler ederdi.

Allah rahmet etsin. okul yüzü görmemişti ama çok zeki bir o kadarda akıllı bir annemdi.

Şimdi durup dururken bunları niçin yazdın diyenler olacak.

Evet niçin mi yazdım.

Ne demişti annem:

Söyleyeceğin laflara sözlere dikkat et. Boğaz kırk boğumdur, ağzından çıkacak her laf her söz sonra sana dönmesin.

İşte bu sözlere istinaden ülkemizdeki siyasilerin söylemlerine, sözlerine bakıyorum sabah başka, öğlen başka ve akşam başka konuşuyorlar.

Bir bakıyorum siyasi rakiplerini suçladıkları, eleştirdikleri, ilişkilendir dikleri, yerden yere vurdukları suçlamaların, kendi çıkarları olduğunun da hepsini unutup 180 derece dönüş yaparak tam tersini yapıyorlar.

Söylediklerini unutup hiçbir şey yokmuş gibi davranıyorlar.

DİYORUMKİ:

Beyler efendiler, boğaz kırk boğumdur. Lütfen ağzınızdan çıkan sözlere dikkat ederek ve ayrıştırıcı, ötekileştirişi dili değil de birleştirici, bütünleştirici dili kullanın.

Makamlar gelip geçicidir. Kimseye baki değildir.

Oturduğunuz o koltuklarda makamlarda dün birileri vardı bugün sizler varsınız. Yarında bir başkaları olacak.

Önemli olan o makamlarda o koltuklarda otururken hoş bir seda bırakmaktır.

Tarihimiz bunun örnekleri ile doludur.

Geçmişte yanlış yapanların yanlışları ile değil, doğru yapanların doğruları ile anılmaya çalışın.

Gözlerini makam mevki hırsı bürüyenler ve bu makam mevki ilelebet bizlerindir gibi davrananlar, size tek sözüm: Hepiniz, hepimiz bir gün fanı olacağız.

Bu bakımdan diyorum ki:

Öldükten sonra senden alınacak ilk şey adındır. O nedenle öldüğünde sana “Cenaze” derler.

Kimse sana isminle hitap etmez.

Senin namazını kılmak için geldiklerinde adını sormaz: ”cenaze nerede? diye sorarlar. Omuzlarında tabutunu taşıdıklarında ve defnettikleri zamanda da adını söylemez “cenazeyi tutun ”derler. O halde dikkatli ol: soy, nesil. milliyet. para ve makam seni ALDATMASIN.

VEEEEE:

BİR OLUN.BİR OLALIM.DİRİ OLUN. DİRİ OLALIM.

HEP BERABER CENNET VATAN TÜRKİYE OLALIM.

saygılarımla.