Prof. Dr. Yasemin Açık: “Çocuklarımıza Sağlıklı Yaşam Biçimlerini Öğretmeliyiz”

Sağlığı Geliştirme ve Sigara ile Mücadele Derneği Başkanı Prof. Dr. Yasemin Açık:  “Sigara ve elektronik sigara çocuklarımızın cebine ve ekranına kolayca giriyor”

Sağlığı Geliştirme ve Sigara ile Mücadele Derneği Başkanı Prof. Dr. Yasemin Açık, 31 Mayıs Dünya Tütünsüz Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Nikotin bağımlılığı, gelişme çağındaki çocukların ve gençlerin hem fiziksel hem de zihinsel gelişimi açısından büyük bir tehlike oluşturuyor. Sigara ve elektronik sigaraların çocuklarımızın cebine, ekranına, hayatına bu kadar kolay girebildiği bir dönemde daha güçlü yasal araçlara, denetime ve farkındalığa ihtiyacımız var” dedi.

Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verilerine göre dünya çapında 13-15 yaş aralığındaki yaklaşık 37 milyon çocuk tütün kullanıyor. Türkiye’de yapılan farklı araştırmalar da ilk kez sigara veya tütün ürünü deneme yaşının 12-13 yani ortaokul seviyesinde olduğunu gösteriyor. Son yıllarda sigara ve tütüne ek olarak elektronik sigara kullanımı da büyük bir risk teşkil etmeye başladı. Öyle ki birçok ülkede gençlerin e-sigara kullanım oranı yetişkinlerinkini geçiyor. Sağlığı Geliştirme ve Sigara ile Mücadele Derneği Başkanı Prof. Dr. Yasemin Açık, 31 Mayıs Dünya Tütünsüz Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, çocukları ve gençleri etkisi altına alan sigara, nargile gibi tütün ürünleri ve elektronik sigaralara yönelik denetimlerin artırılması gerektiği uyarısında bulundu.

“Çocuklarımıza sağlıklı yaşam biçimlerini öğretmeliyiz”

Türkiye’de elektronik sigara satışının yasak olmasına rağmen bu ürünlere sokaktan ve dijital platformlardan kolayca erişilebildiğini söyleyen Prof. Dr. Açık, “Çocuklarımızı, gençlerimizi tütün ve elektronik sigaranın zararlarından korumak için hem bireysel hem kurumsal olarak daha kararlı adımlar atmalıyız. Öncelikle ebeveynler bu süreçte kritik rol oynuyor. Çocuklar, sigara içilen bir evde büyüdüklerinde tütün kullanımını normalleştiriyor ve ileride kullanma eğilimi çok daha yüksek oluyor. Aileler hem kendi alışkanlıklarıyla örnek olmalı hem de çocuklarının takip ettiği içerikleri dikkatle takip etmelidir. Bir diğer önemli konu ise okul çağındaki çocuklara yönelik bilinçlendirme kampanyalarının yapılmasıdır. Çocuklara ve gençlere yalnızca bu ürünlerin zararlarını anlatmakla da yetinmemeli; onlara sağlıklı yaşam biçimlerini öğretmeli, spora ve doğayla iç içe olmaya teşvik etmeliyiz” dedi.

“Dijital tanıtımlar da denetlenmeli”

DSÖ verilerine göre elektronik sigara, nikotin poşeti ve ısıtılmış tütün ürünlerini tanıtan içeriklerin sosyal medyada 3,4 milyar kez görüntülendiğini ifade eden Prof. Dr. Açık şöyle devam etti; “Yalnızca satışları değil, dijital tanıtımları da denetlemek zorundayız. Özellikle çocukların kolayca eriştiği mecralarda bu tür içeriklerin yaygınlığı büyük bir risk taşıyor. Sigara ve elektronik sigaraların çocuklarımızın cebine, ekranına, hayatına bu kadar kolay girebildiği bir dönemde daha güçlü yasal araçlara, denetime ve farkındalığa ihtiyacımız var. Bu zamana kadar edindiğimiz tecrübeler, mevzuatların yeterli olduğunu ancak etkin denetim, uygulamada kararlılık ve sürekli kontrole ihtiyaç duyulduğunu gösteriyor. Aksi halde çocuklarımızı koruyamayız.”

“Bugün alınan önlemler, yarının toplum sağlığını belirleyecek”

Nikotin bağımlılığının gelişme çağındaki bireyler için hem fiziksel hem zihinsel gelişim açısından son derece büyük bir tehlike oluşturduğunu belirten Prof. Dr. Açık, “Astımdan kansere, depresyondan kaygı bozukluğuna kadar sayısız hastalığın ve sağlık sorununun ortaya çıkmasına neden olan tütün ve nikotin ürünlerine karşı bugün alınan önlemler, yarının toplum sağlığını belirleyecek. Bu nedenle Sağlığı Geliştirme ve Sigara ile Mücadele Derneği olarak, başta çocuklar ve gençler olmak üzere tüm kullanıcıları sigara, elektronik sigara, nargile ve diğer tütün ürünlerini bırakmaya davet ediyoruz” açıklamasında bulundu.